17.1.17

İmdat

Yürek köreldi bir adam
Karanlık soğukta bir başına;
Çıldırası yalnızlığa hapsoldu.

(Kısaltılmıştır.)

(Çile 17 / Siverek)
Ramazan Çetiner


4.1.17

Şiirler Aşkına

Birden bir şey olsa
çıksak vakitten, kopsak bu yerden.
Gitsek, kurtulsak en baştan
mesela kendimizden.

Bir çocuk gibi, hesapsız
bir fırıldak çevirsek, düşse Atlas
dağılsa bu yük, düşünmesek.

Bir deli, zır
Bir şehri yaksak, kurayla.
Düşleri yüklenip bir sürüye
-Bir kuşun tırnağındaki toz gibi- gitsek.

Tavusun kuyruğundan bir kayığa
düşsek bir başımıza
o korkunç engin,
yutulsak tonlarca balık, beraber
insek geniş mahzenlere, kalsak bir fener.

Aldığımız nefes de dursa
Bakarken rengarenk bir kuşağa.

Güneş bu şafak doğmasa
Düşse bir yıldızın peşine
Biz bize kalsak, biz bize...

Alemler toplansa, yeniden bir inşa
Düzsek sekiz kat gökyüzü
En yükseğe eşşekleri
Sonra maymunlar ve en sona beni...

Nehirler yatağından taşsa
Bir bardak kırılır gibi ince bir dokunuş
Ve bir fırtına ruhumu alıp içine, en derine.

Gitmek gerek,
bu ıpıssız kalabalıklardan sıyrılarak
bir meleğin kanadında gitmek gerek.
Senin yokluğuna, amin.

Bir sönüp bir daha yanmayan,
Tıkanıp bir dizede unutulan, ben...
Kavuşurken sırılsıklam,
başkasına kör yürekler...
Kaldım ben, bu kahrolası
bu candan çıkası karanlık.

Kayıp fenerler aşkına
Yıkık gönüller, salgın şiirler aşkına gel...
Gel, bir günah gibi
Bütün perdelerim tutuşurca haykırırca gel...

(Çile 17 / Siverek)
Ramazan Çetiner


Ferze

Ferze
Siverekli Şair ve Öğretmen Ramazan Çetiner, 2020'de İkinci Şiir Kitabını Yayınladı.

Şaire Yorumlar

Berivan: Yalnız adam, yüreğine sağlık. Ortaya şiir çıkacaksa hep yalnız kal. /// Antakya’dan: “Merhaba” herkesin hayatının belli dönemlerinde yakından tanıdığı bir konu yani aşk üzerine yazılmış. (...) şiirleri okurken o duyguları ben de yaşadım. /// Şair Sevgi: Ö. Asaf, Cemal Süreya, Asaf Halet ve Ahmet Telli’nin şiirsel ruhunun yanı sıra A. Karakoç’un toplum yanlısı edasıyla siyasi, ironik ve sivri zekasını hatırlatan önemli bir kalem. /// N.E: Şiir yazabilmek için aşkı hep dinç tutmak lazım. Hissetmese bile, hissediyor gibi yapmak... İşte “Merhaba” budur.