16.12.24

Kıram

Karan-

lıktı.

Hasrettik aydınlığa.


Yok-

luktu.

Viraneydik cümle varlığa.


Nicedir düşmedi bir habbesi gökten,

Nicedir kıran,

Nicedir…


Aslı ile bu gam,

Nurda bir zifirdi

Gürülde bir ıssızdı,

Çıkmaz bir sokaktı,

Bîcevap bir hastalıktı.


Aslında bu gam,

Siyahtı, beyaza çaldık.

Olmadı,

Kaybolduk!


(Aralık 24 | Siverek)
Ramazan Çetiner


12.12.24

Hiç

Dibe vurmayı,
Dibi yaşamayı,
Kaybetmeyi bilir misin?

Benlik kırılan bir cam,
Dağılırken bugün, dün, yarın…
Dağılır insan.

Kimsesizdir yalnızlık,
Vardın mı ona,
Hiçsin.
Hiçbir şey olmayı bilir misin?

Küçülürsün gün be gün,
Kırıntıların tükenir,
Kalmazsın geriye.
Tükenişi bilir misin?

Hesap sonsuzluğa,
Yüce mizan gününe.

Ölmek yok,
Yaşadıklarımı yaşamadan ölmek yok.

(Aralık 24 | Siverek)
Ramazan Çetiner


20.11.24

Gurbet

Vurur gün ışığı daldan kopan cemreye,

Bir yaprak devrilir gülden,

Toprak örtünür.


Devran sürer,

Kalırım bir uçurum başı,

Gurbet olur içerimden öte.


Kederli bir akşam üstü

Döndüğüm vardığım bu yer, bu viran!


Derdim var,

Yarınım da var

Sonsuzluğum da.

Kalamam burda.


(Kasım 24 | Siverek)

Ramazan Çetiner



31.10.24

Duşeş

Yağan yağmurdur.
Islanan beden midir ruh?
Ya gözün yaşı ya şarkın yükü?
Vakit, bir yıldızlı bir gökyüzüdür.

Geriden bir vakitte asılı kalmış bir hatıra,
Hayal meyal vardığın yahut yokluğun.

Keşke uyansam
Bu yaşanan da bir kabus olsa!
Uyanamam ki…
Ne alaka uyku?
Bu senaryo hayattan
Ve asgari bir şaşkınlıktan.

Çok öncesinden bir müddet sonraları,
Biraz kurgu, birkaç pasaj
Ve girdap,
Sonrası düğüm.

Serimsiz bir ortada güz
Bir arayış, düşüş
Ve kilit.

Neredeyim ben,
Kim bunlar?
Uyanıversem ahh!
Ummadık bir yarılma, düşüş
Ve kramp.

Dursa nefes, vermesem aldığım
Amenna!
Dolaşıyor damarda bir hayat
Ne çare başa gelende!

Keşke en baştan başlamasam,
En baştan kaçsam
Bu karanlık sayfadan
Aydınlığa, güne, kendime…

(Ekim 24 / Siverek)
Ramazan Çetiner

 

8.9.24

Narin

Bültenler
Son dakika geçer haberi
Bir kayıp hem de çocuk!

“Kaçırdı biliyorum,
Organ mafyası kaçırdı.”
Hep bir ağızdan.
Çıkar oysa
Hep de aksi
Hep de aileden biri!

İmdada bir kere de yetişse
Bizden biri.
El kadar sabi
Bir kere de kurtulsa.
Olmaz işte hiç olmadı!

Hep kazanır bu savaşı
Kan bürümüş iki göz,
Merhametten yoksun bir nefes,
Vicdanı elemiş asmış et yığını bir beden.
Kaybeden hep bizden.

Eksilmez havadisler yığını 
Eksilir gürültüde bir can
Birkaç gün sürer gözyaşı.
Unutulur Narin,
Leyla da Eylül de Ayla da unutulur.
Birkaç gün sürer yangın
Sonra o da söner.
Hiçbir şey olmamış gibi
Kör kesilir, sağır bilmez
Ölen öldüğüyle kalır.
Kalan sağlar için
Bir son dakika daha geçer bültenler:
Bir transfer, bir çalım, bir tahliye…

(Eylül 24 / Siverek)
Ramazan Çetiner


3.9.24

Kayıp İzler

Gece çökünce bu amansız dağlara
Duyan çıkar mı havarı, ekberi?
Haykırsan zifiri karanlığına yıldızların
Bilen çıkar mı sesin soluğunu?

Her kuytusu bir suret ötemde
Anılar serpiştirilmiş bu kentin.
Bir ad konulmalı olan bitene,
Aksi bu hüznü niye?
Mesela dilenkâr o teyze nerde,
O da mı yıkıldı enkazında bu kentin?

İse bulanmış izim,
Duyulmuyor soluğum,
Nerede gençliğim, kaybolan izlerim?

(Eylül 24 / Ağrı)
Ramazan Çetiner


15.7.24

İçre

Bir kötülük ki ilişip üryanımız içre,

Geceden bir çıtırtı bile çoktur vakte,

Parmak uçlarına varır inceden

Sessizlik, sensizlik.


Senli uykular kalır geride,

Düşer, gömülür, sus pus olur

Geceye kalırım.


Bir yerlerde bir şey oldu,

Bir yıldız kaydı,

Bir dilek tutuldu,

Kötülüğüme.


Bir yerlerde bir gözyaşı düştü,

Bir bebek ağladı,

Bir keder yoğruldu,

Çöküşüme.


Nemrudi bir hüzün

Sardı dört duvarı,

Düştü yahut kabus

Uyanmak gerekti

Rüyasında boğulduğum.


Kitlesel dertlerden bireysel çaresizlikler türedi.

Ne olduğumuz gibi yaş aldık,

Ne yaşadığımız gibi göründük.

Beyhude bir çabaydı

Olunan da yaşanan da.


Bir kötülük ki ilişip üryanımız içre,

Senli uykular kaldı geride.


(Temmuz 24 / Siverek)

Ramazan Çetiner 



23.6.24

Taksirle Kirpiyi Öldürmek

Bir yağmur dalmasıdır,

Sarar sokağı hep birden

Boydan boya giderce,

Hep her yerden bir yere.


Hep bir geç kalınmışlıktır

Kahrolası bu çağ!

Telaşı gören,

Sanır ki İbrahim’e su taşınmakta.


Cefaya değmez bu hayatın

Oluru yok, ihtimali de.

Gelir muhakkak o bir şey

Vaktinden evvel açana.


Mevzuluk bir şey yok.

Hissi emanette, soluğu ücralık

Hastalığı figan, ferahı uzak.

Gün başboşluğun kalabalığında.


(Haziran 24 / Siverek)

Ramazan Çetiner



16.4.24

Gibi

Gün kapandı,
Köreldi gece,
Dört yanı sardı uğultu.
Duydum,
Gözyaşında boğuldu derya.
Hissettim,
İs sinmez bir vakitti yangın.

Nakdi umut tükeniyor,
Doğan batıyor,
Vade bitiyor,
Yürek dinmiyor.

Yasal düzlemde bir ikilem.
Pitirper kadar,
Uzak kalırız acıya,
Değilse acımız.
Oysa gülüp geçeriz komediye bizimmiş gibi.

Bulutlar dört nala,
Bahardan da bahar bir gün,
Yağmur gelir, pencereler vurulur
Duman yere serilir
Yaprak mağrur
Herkes mutlu.

Zaman geçer, hatırlar baki kalır.
Vesikalıklar düşer
Her şeyin düşeceği o gün gibi.


(Nisan 24 / Siverek)
Ramazan Çetiner


27.3.24

Ağrım

Arş-ı âlâ yüzün,
Bulutun pare pare,
Yer beyaz, gök mavi
Kar soğuk, gün ısıcak.

Çalı çırpıya karışmış gözlerin,
Eskiden geri, yeniden beri
Birikmiş hayvanat leblerinden izler.

Ağrı karlı, Panos da.
Cevaz durgun, bahri de.

Bilmezim, yolcuyum.
Yanım niyet, yüküm emanet.
Vakit argın, yol yorgun.
Bir kırıntıda yitip gidiyoruz.

(Mart 24 / Ağrı)
Ramazan Çetiner


5.2.24

Portre

Taş duvar, toprak dam, mağdan adam, kadın, çocuk...
Kırık dallar, karlı dağlar, dereler, ırmaklar...
Kavaklar, söğütler, üzümler, incirler...
Heybeli semer, kepekli tarak, işlemeli mendil...
Nasırlı el, çatlak leb, kavruk ten...
Yurdum, memleketim, Siverek'im.

Kaşı kara, gözü kara, koyunu keçisi kara, bahtı tahtı kara...
Kesmesi kaya, kapısı kaya, sarısı kaya.
Alı moru, mavisi beyazı kaya.
Yüreği, dolusu, boşu kaya...

Tıngırdatır Esmerçayır'ı sazıyla Şükri.
Berberinde poster, dabancasıyla Çirkin.
Nice kahraman, nice adsız...

Üç yanı kendine ejdeha,
Üç yanı kendine haklı,
Bir Siverek, yalnız Siverek.

(Şubat 24 / Siverek)
Ramazan Çetiner


14.1.24

Mahir

Özge û manalı.
Günü gün, hercai.
Afak ki kurulmuş gönül tahtıma,
Kalmışım ben o müthiş ihtişama.

Boğum ki düşmüş peşim sıra,
Tutukluyum ben kördüğüm bir dara.
Zir û zeber, puslu...
Balçık û cevahir.

(Ocak 24 / Siverek)
Ramazan Çetiner


Ferze

Ferze
Siverekli Şair ve Öğretmen Ramazan Çetiner, 2020'de İkinci Şiir Kitabını Yayınladı.

Şaire Yorumlar

Berivan: Yalnız adam, yüreğine sağlık. Ortaya şiir çıkacaksa hep yalnız kal. /// Antakya’dan: “Merhaba” herkesin hayatının belli dönemlerinde yakından tanıdığı bir konu yani aşk üzerine yazılmış. (...) şiirleri okurken o duyguları ben de yaşadım. /// Şair Sevgi: Ö. Asaf, Cemal Süreya, Asaf Halet ve Ahmet Telli’nin şiirsel ruhunun yanı sıra A. Karakoç’un toplum yanlısı edasıyla siyasi, ironik ve sivri zekasını hatırlatan önemli bir kalem. /// N.E: Şiir yazabilmek için aşkı hep dinç tutmak lazım. Hissetmese bile, hissediyor gibi yapmak... İşte “Merhaba” budur.