27.9.16

Da

Bir sonbahar melodisidir telaş,
ve ilmi alemde hayret
ve ana yüreğim dolup taşarak
bir akşamüzeri, kapı önünde bekleşen
iki oğul, büyüğü dolu yaşlar ardıma...
Sen bizden gitme, kal!
Sözler sana, sözüm olsun!

Yüklü, yorgun bir boşluk içinde
kaldıkça büyür bu bağ, bu kordon.
Bir iz olur, belirir; yüz olur gizlenirim.

Duyan duyuma çınlar: "Var."
Var olur o gözlerinde bir ışıl
habire yankı, duyulur o firarı halim.

İki alem bir sofrada
Serim dürüm bir serzeniş...
Ve soruşma, kaçış...
Ardına bakmayan bir zaman ve ben.

İyiler kazanacak, inanıyorum. İnan iyilere
Uzak değil güzel insanlar, iyilere.
Olsun, olduğu kadar...

(Îlon 16 / Siverek)
Ramazan Çetiner


12.9.16

Evvela Can

Evvela iman ettik!

Düşünce can bir garip suret
bir yüce veda idi damlası
ki Zühre'dendi kalan her nefes
daim dönüşe, kavuşmaktı
o her çırpınışı bedenin, canlanıyordu.

Zahir, geride bir giz-
li göz idi takip
bir aşk idi katline,
zuhur olunca insan
nedir kaşif? Bir küçük alem
misali bir bahçe bazen sürgün
dökülünce kum, gök daralır
naktine kalırdı nefes, yaşlanıyordu.

Hatır bir hata, yığında
ilmik ilmik özlem
ve uğurla, zamanım!
Kalma bir an geriye meşgul
sürgünden olma her işgal
o bedenin, emanet! Ve can!
Padişah var mı tahtı veren olmamış?

Sıyrıldı o can o ağır
vebal ile döndüğüm
bir Sırat mesafe
her adım, her gözyaşı...
Ey Leyla!
Kerem oldum, Tahir oldum
bir tel saçında
gözünde nem ve gizinde...

(Îlon 16 / Siverek)
Ramazan Çetiner


6.9.16

Fırat'ın Aşkı

Bir gün alıp gitsem kendimi
bir başıma, zindi bir can ile
Korkuyu ardımda
bırakarak olmazı
bir düş sıcağında
ter ile her uyanış
Koşsam umuda, aşık...

Kendimi bulsam, bir kör pencerede
haç çiziği alnı, ninemin
derin ve yaşlı bebeğinde
göz göz...
Duysan, Karacadağ'ım ne eser
ne çağlar deli Fırat...
Vurgun bir paslı kılıç
İncecik gerdanında Dicle'min...
Kükrerim, Fırat'ımın damlayan izine.
Vurulduk bir su sesiyle
o günden...

Bir bilsen ne yaşlar biriktim ey Fırat!
Bilsen dolanarak Murat'tan Erzincan'a...
kar eriyerek
yağmur birikerek
aktık o her setten aşağı
korkuya karışık bir şüphe ile
izine Dicle'min...
köteklendik her yürekte yitik...

Ey Leyla'ya kanan Dicle!
Kül rengi bağrıma bak.
Ey deli Fırat!
Bir ölü izidir aradığımız
varlığı şüphe-
li bir düş...
bir düşkün...

Kim demiş soldu bahar,
bu sonbahar?
Kim?

Biliyorum baharı
bekleyen kuşlara söz
verdi bulutlar bir ağız.
Yağarak toprak
Aşk ile ruhuna bu fesatın...

Fırat'ım ben... Savrulurum
bayır özü bir meydan
başında keçi kılı
bir çadır iplik
dolusu gözlerinde ninemin...

(Îlon 16 / Siverek)
Ramazan Çetiner


Ferze

Ferze
Siverekli Şair ve Öğretmen Ramazan Çetiner, 2020'de İkinci Şiir Kitabını Yayınladı.

Şaire Yorumlar

Berivan: Yalnız adam, yüreğine sağlık. Ortaya şiir çıkacaksa hep yalnız kal. /// Antakya’dan: “Merhaba” herkesin hayatının belli dönemlerinde yakından tanıdığı bir konu yani aşk üzerine yazılmış. (...) şiirleri okurken o duyguları ben de yaşadım. /// Şair Sevgi: Ö. Asaf, Cemal Süreya, Asaf Halet ve Ahmet Telli’nin şiirsel ruhunun yanı sıra A. Karakoç’un toplum yanlısı edasıyla siyasi, ironik ve sivri zekasını hatırlatan önemli bir kalem. /// N.E: Şiir yazabilmek için aşkı hep dinç tutmak lazım. Hissetmese bile, hissediyor gibi yapmak... İşte “Merhaba” budur.