29.12.16

Cümle İtiraf

Damın göğe serilen uzağı,
pusuda bir güneş,
ardına düşmüş bulutların;
esir düşercesine bu karanlığa.

Evet, kuru dallarda süzülen rüzgar,
şahittir bu cümle itişe.

Ve kanıyor gök, yırtılıyor bu sabah;
bu sabah bütün süvarileri dört bir yana güneşin.

(Kısaltılmıştır.)

(Berfanbar 16 / Siverek)
Ramazan Çetiner


25.12.16

Bir Hatıra

Bir sefer
Kapmışım şoför ardını,
diyecek yok keyfime.
Durduk Beyaz Sarayı'nda,
-eskiler bilir Dadaş'ın.-
geldi, bindi yediye
geldi bir güzel, bir alımlı
bakmadan görmüş
kimsede yok gözüm.

Yol gitti, dağlar ardı ardına
biz gittik, çaldı kulağımda.
Bakmadım ondan taraf.
Gittik.
durduk bir Kervansaray,
-giden bilir Bingöl'ün.-
bir yarım saat
bir kıpırtı içimde.
Birkaç oturak dizilmiş
çoğu dolu
bir tarafına iliştim sahipsizin
yanım boş.
Geldi, yan tarafıma oturdu
sesim etmedim,
-bilirsiniz şairliktendir,
sözler, hep içimde kalır.-
doldu o zaman, dolası tuttu.
Yürüdüm, numara ikiye.

Yol gitti, ardımızda kaldı dağlar.
İnmemiş daha.
Durduk, bir yarım saat
bir daha mola,
bir daha şans verdi zaman.
Oturdum, otogarın bir bankına
geldi oturduğum yere.
Durdu, çevresine baktı
kalabalık yok, sıralar boş;
oyalanır gibi yaptım
yanıma oturdu...
İçim içime sığmaz bir sessizlik
bir daha kilitlendim
içimde biriken onca şey.

Evet, saati sordu.
Yediyi yirmi beş geçiyor.
En uzun beş dakka kalmıştı zaman.
Sormadım, soramadım hiçbir şey,
dilim düğümlendi
bir yıldırım anı.
Bir anons ve yürüdüm,
oturdum iki numaraya.
Banktan kalktı.
Bir göz göze geldik
içimi yakan,
bir daha gelmedi o zaman.

(Berfanbar 16 / Siverek)
Ramazan Çetiner


22.12.16

Tükenişin Selası

Bir boşluğa; derin,
çırpınış bütün gece
satıra çöken; bütün ağırlık.

Karanlık, soğuk, yoksun.
bir başıma, bir akıntıya
kimseli türkülerin yittiği
iki zamanın ötesi,
düş kırığı kirpiklerin
ve kocaman gözlerin
yitiriş, güzel günleri.
bir tükenişin selası
dar ve soğuk burası.

Bir zerresi olmak
tohum misali, kainata
karışmak o bütün dirilişe.
Evet, bu doğum bir ölüme eş.
Ve yaşamak, bir su damlası.

(Berfanbar 16 / Siverek)
Ramazan Çetiner


18.12.16

Hayret

Hayret... Ki gariptir,
güz geçti; kış geldi
hatta üşüyoruz... Ve aşk yok!

Ayazın tesiri, soğuk; kesilmiyor.
Şiirin doğasında vardır, yokluk; bitmiyor.

Ne uçurumlar dolandım, bilsen.
Ne gönüller aştım, duysan.

Geceye sokağı, yağmura maviyi,
inkar ettiğim sevdalar,
kaçtığım, karanlığa tutunduğum
bozkırı ve kirli yüz çocukları.

Düşüne kapıldığım, yangın
közüne düştüğüm, saçların
her tanesi, kırgın bu gece.
bu gece çok üşüyorum.

(Berfanbar 16 / Siverek)
Ramazan Çetiner


10.12.16

Sevdanın Güzü

Seyret ki şafakla doğan şafağa batmakta.
Canlı bir gurur yontu ölüme inanmakta.

Yiten bu kış
kıyamet, yaprak dökümü
gece; boğuk bir siren gibi
sağır, eder kör kütük hasta.
Yokluktandır, katran soğuklar.

Göğün yüzsüzlüğü ile
bir baykuşun gözlerinde
acı bir gülümseme birikir toprak.

Her şey kopuk, her yer kapanık.
bacaları tüter bu zaman
bir yalnızlığa gebedir ve uzaktır
karanlık içinde yolun şaşırmış.

Evet, belli belirsiz bir kent ve sevdanın güzü.
Ve yıllar sonra gönle bir kilit vurmuşum,
açana aşk olsun.

(Berfanbar 16 / Siverek)
Ramazan Çetiner


30.11.16

Gideceğin Tutmuş

İhtimal, gurbetime...
Gideceğin tutmuş,
Tutuşmuş onca şiir
Sana yazılan.
Gidince sen, şehirler iklimler öte
Hatıralar kalır yürüdüğün
Dokunduğun her çocuk yüzü.
Her çocuk sen olursun güzel ve masum.
Ve gidince sen,
Yeri dolmaz boşluğunda
Kör bir kuyunun
Bu son tutunduğum
O ipincecik dalda
Kaldıramam bu yükü divan.
Kırılırım.

Gideceğine götürme bu düğümü.
Düğümü ben olayım bu şiirin.
Söyleme, kimse bilmesin.

(Kısaltılmıştır.)

(Mijdar 16 / Siverek)
Ramazan Çetiner


20.11.16

Nakşol ki İnanayım

İçimdeki fısıltı güven veriyor.
-yürü akışında hayatın
belki yakın yahut yavaş
umut ve kendin- diyor.

Maziyi yâda dönük hasret ile kor düşerken gönül,
Maziden koparak bir yeni çabada var olmak külli endişedir.
Hatıralardır ufkuma kilit.

Ay düşer gün be gün...
Birbiri ardınca izler.
Her ayrılık yaralanmışım.
Her sefer, boş sefer.
Her sefer, daha da kanamışım.

Uzak değil bir bahara,
Zinhar, yollaşırken kimi can;
hasret birikir her yağacak.
Birikir birikir, taşarım.
Ve üşür, yalnızca...

Aman, bakmayın halime!
İçerim kanar, söylemem.
Zor zamandır söküşü varken inşanın.

(Mijdar 16 / Siverek)
Ramazan Çetiner


17.11.16

Damla

Enginlerden kırgınlığa bir yolculuktur.
Yolcu, belli
Toprağa kavuşmak, bütün kavga.
Bütün, bir olup varlığa
Bir damla kopup bütüne,
Ayrının varlığa gurbeti,
Kim çizebilir, özlemi?

(Kısaltılmıştır.)

(Mijdar 16 / Siverek)
Ramazan Çetiner


1.11.16

Bu Sefer Başka

Belki bir gün yağmur yağar
Ve yine bir gün
Sen gelirsin duvar dibine.
Ve bu sefer, bu sefer başkadır.

(Kısaltılmıştır.)

(Mijdar 16 / Siverek)
Ramazan Çetiner


29.10.16

Ey Var

Tükeniş bir iz belirir gece
kördür, biçaredir, masumdur;
dur iki adım öte Ey Ecel, dur!
Ki varlığımdan şüpheyim.

(Kısaltılmıştır.)

(Kewçêr 16 / Siverek)
Ramazan Çetiner


14.10.16

Nebahat

Güz esintisidir
çürümeye yüz bulur mevsim
dökülür bütün alem
dökülür yer, gök ve su ve tohum
ve Nebahat ölür
ilim yasa boğulur
bir bir düşeriz toprağa
üryanız, bu bir selamlık sabah.
mevsim eser, cümbür canlı
hayranlığa yetecek
bir bulut kümesi dolanır,
üzerimizi örter ana
balçığa bulanırız her damla.

(Kısaltılmıştır.)

(Kewçêr 16 / Siverek)
Ramazan Çetiner


11.10.16

Bir Nefes Uzak

Umalım ki varız
ve bir dizi
korunduk çoğu kirden.

Bir yeni olur aşikar,
çoğu kir, akar o müsrif
cihanı, o pay edinmiş
hissi, alemden sıyrılmak
dolu bir destur ile.

Emsali var; misali varlık
bunca gönül edinip
durulmak bir kuş sesi
bilenmek o gümbür gümbürdeyen seher
uzak değil aydınlık.

Bir nefes uzak, bir kadeh cilve
azı his çoğu halim, her halim bir divane libası.
Yalnıza adanmış her şiir biraz inkar
araf uzak mı, bilmem
bildiğim bir nefes uzak.

Azizim, değiştik!
Çoktan çok, azdan az.

(Kewçêr 16 / Siverek)
Ramazan Çetiner


27.9.16

Da

Bir sonbahar melodisidir telaş,
ve ilmi alemde hayret
ve ana yüreğim dolup taşarak
bir akşamüzeri, kapı önünde bekleşen
iki oğul, büyüğü dolu yaşlar ardıma...
Sen bizden gitme, kal!
Sözler sana, sözüm olsun!

Yüklü, yorgun bir boşluk içinde
kaldıkça büyür bu bağ, bu kordon.
Bir iz olur, belirir; yüz olur gizlenirim.

Duyan duyuma çınlar: "Var."
Var olur o gözlerinde bir ışıl
habire yankı, duyulur o firarı halim.

İki alem bir sofrada
Serim dürüm bir serzeniş...
Ve soruşma, kaçış...
Ardına bakmayan bir zaman ve ben.

İyiler kazanacak, inanıyorum. İnan iyilere
Uzak değil güzel insanlar, iyilere.
Olsun, olduğu kadar...

(Îlon 16 / Siverek)
Ramazan Çetiner


12.9.16

Evvela Can

Evvela iman ettik!

Düşünce can bir garip suret
bir yüce veda idi damlası
ki Zühre'dendi kalan her nefes
daim dönüşe, kavuşmaktı
o her çırpınışı bedenin, canlanıyordu.

Zahir, geride bir giz-
li göz idi takip
bir aşk idi katline,
zuhur olunca insan
nedir kaşif? Bir küçük alem
misali bir bahçe bazen sürgün
dökülünce kum, gök daralır
naktine kalırdı nefes, yaşlanıyordu.

Hatır bir hata, yığında
ilmik ilmik özlem
ve uğurla, zamanım!
Kalma bir an geriye meşgul
sürgünden olma her işgal
o bedenin, emanet! Ve can!
Padişah var mı tahtı veren olmamış?

Sıyrıldı o can o ağır
vebal ile döndüğüm
bir Sırat mesafe
her adım, her gözyaşı...
Ey Leyla!
Kerem oldum, Tahir oldum
bir tel saçında
gözünde nem ve gizinde...

(Îlon 16 / Siverek)
Ramazan Çetiner


6.9.16

Fırat'ın Aşkı

Bir gün alıp gitsem kendimi
bir başıma, zindi bir can ile
Korkuyu ardımda
bırakarak olmazı
bir düş sıcağında
ter ile her uyanış
Koşsam umuda, aşık...

Kendimi bulsam, bir kör pencerede
haç çiziği alnı, ninemin
derin ve yaşlı bebeğinde
göz göz...
Duysan, Karacadağ'ım ne eser
ne çağlar deli Fırat...
Vurgun bir paslı kılıç
İncecik gerdanında Dicle'min...
Kükrerim, Fırat'ımın damlayan izine.
Vurulduk bir su sesiyle
o günden...

Bir bilsen ne yaşlar biriktim ey Fırat!
Bilsen dolanarak Murat'tan Erzincan'a...
kar eriyerek
yağmur birikerek
aktık o her setten aşağı
korkuya karışık bir şüphe ile
izine Dicle'min...
köteklendik her yürekte yitik...

Ey Leyla'ya kanan Dicle!
Kül rengi bağrıma bak.
Ey deli Fırat!
Bir ölü izidir aradığımız
varlığı şüphe-
li bir düş...
bir düşkün...

Kim demiş soldu bahar,
bu sonbahar?
Kim?

Biliyorum baharı
bekleyen kuşlara söz
verdi bulutlar bir ağız.
Yağarak toprak
Aşk ile ruhuna bu fesatın...

Fırat'ım ben... Savrulurum
bayır özü bir meydan
başında keçi kılı
bir çadır iplik
dolusu gözlerinde ninemin...

(Îlon 16 / Siverek)
Ramazan Çetiner


Ferze

Ferze
Siverekli Şair ve Öğretmen Ramazan Çetiner, 2020'de İkinci Şiir Kitabını Yayınladı.

Şaire Yorumlar

Berivan: Yalnız adam, yüreğine sağlık. Ortaya şiir çıkacaksa hep yalnız kal. /// Antakya’dan: “Merhaba” herkesin hayatının belli dönemlerinde yakından tanıdığı bir konu yani aşk üzerine yazılmış. (...) şiirleri okurken o duyguları ben de yaşadım. /// Şair Sevgi: Ö. Asaf, Cemal Süreya, Asaf Halet ve Ahmet Telli’nin şiirsel ruhunun yanı sıra A. Karakoç’un toplum yanlısı edasıyla siyasi, ironik ve sivri zekasını hatırlatan önemli bir kalem. /// N.E: Şiir yazabilmek için aşkı hep dinç tutmak lazım. Hissetmese bile, hissediyor gibi yapmak... İşte “Merhaba” budur.